KUDÜS’ÜN TARİHÎ TECRÜBESİNDEN DERS ALABİLMEK

Kudüs’te kalıcı bir barışın sağlanabilmesine yönelik çabalara katkı sadedinde, bizzat şehrin sahne olduğu tarihî tecrübeden istifade etmenin önemine dikkat çekmek maksadıyla -Diyanet Vakıf İslam Ansiklopedisi’nde yer alan kıymetli bilgileri özetle- 13 Aralık 2017 tarihinde İstanbul’da toplanacak olan İslam İşbirliği Teşkilatı zirvesine katılacak lider ve yöneticiler başta olmak üzere konuyla yakından

ŞÛRANIN TARİHTEKİ YAPICI İŞLEVİNİ HATIRLAMAK

20 Ekim 2017 Cuma günü Üsküdar Bağlarbaşı Kültür Merkezi’nde 7 Hilal Derneği tarafından düzenlenen “Uluslarüstü İstanbul Konuşmaları’nın bu ayki konuğu olan Raşid Gannuşi; “Müslüman Gençliğin Modern Dünya ile İmtihanı” konulu konferansında, İslam’ın şûrayı merkeze alan bir din olduğunu hatırlatarak İslam ümmetinin problemlerini çözmeye yönelik faaliyetlere odaklanmamızı, haram olan zulmün ve

BİRLİĞİN TESİSİ VE HAKLARIN KORUNMASI İÇİN ŞÛRÂ MECLİSİNİ TOPLAMAK

“We emruhum şûrâ beynehum: Onların aralarındaki işleri şûrâ iledir (işlerini birbirlerine danışarak yaparlar).” (Şûrâ 42:38). “We şâwirhum fi’l-emr: Yönetim işlerinde onlarla istişare et (her konuda onların görüşünü al)!” (Âl-i İmran 3:159). Türkiye’de Ebu Zehra künyesiyle meşhur olmuş Mısırlı büyük âlim Muhammed b. Ahmed b.

VAHYİN DİLİNE VE TERİMLERİNE VÂKIF OLABİLMEK

Mehmet Yaşar Soyalan’ın ilahi vahyin mahiyetine ilişkin uzun soluklu çalışmaları “Vahyin Dili ve Terimleri” isimli son eseriyle okuyucu ile buluşmuş oldu. Bu haftaki yazımızda müellifin Ağustos 2017’de ilk baskısı gerçekleştirilen eseri için son söz yerine kaleme aldığı genel değerlendirmeyi sizlerle paylaşarak sizleri bu kıymetli çalışmadan haberdar etmek istedim.

PSİKOLOJİK, DÜŞÜNSEL VE KÜLTÜREL BOYUTLARDA BİRLİĞİ SAĞLAYABİLMEK

Ümmet-i Muhammed’in sorunlarına ve çözüm önerilerine ilişkin allâme Muhammed Ebu Zehra’nın 60 yıl önce yayımlanmış olan “İslam Birliği” adlı eserinde yer alan tespitlerinin aradan geçen yarım asırlık süreye rağmen günümüzde neredeyse birebir geçerli olması, kendisini İslam’ın âlimi, mütefekkiri ve önderi gören münevver tabakanın ciddi bir özeleştiri yaparak meseleyi neden ileriye